23 Mayıs, 2011

Hayatın sırrını çözdüm sandığımda onbeşimin sonlarına geliyordum. Kocaman sandığım küçücük ruhuma ağır gelen bir kabüllenmeden günler sonra ağırbaşlılıkla, belkide hayatımın en gerçekçi kararlarından birini verip kalabalık ama tek kişilik bir hayat kurmak için uyanmıştım güne. Elimde olanları, yanımda kalanlara olan sevgimi ölçüp biçmiş, mübalağa etmeden, dipsiz kuyu triplerine girmeden bir bir önüme dimiştim cevaplarımı.

Şimdi yirmiüçümün sonlarına geliyorum, mevsim biraz daha erken ama bir kaç ay çok da ifadeli değil artık bunca hızlı akan zamanda. Henüz on yıl bile geçmemişken aradan Amerika'yı yeniden keşfediyorum.


Eskiden kocamanlığına inandığım, güç aldığım bir ruhum vardı. Şimdi ruhumun küçüklüğünü biliyorum.
Bu yüzden kendimi özel, öemli zannetmem.

Hiç yorum yok: