22 Ekim, 2008

En çok neye?

Deprem olmuş az önce, öyle dedi ablam.

Ben farketmedim, farketsemde onun kadar pratik ve korumacı düşünmezdim herhalde, yer yatağın başucunda duran su şişeleri dolu mu, fenerler çalışıyormu diye kontrol etmezdim.

Düşündüm bi an, bişey olsa şimdi insanlara, bana, en çok neye üzülürdüm diye.

Cevabı bulmak gerçekten çok güç, üzülebileceğim bir sürü şey var, tıpkı sevebileceğim bir sürü insan olduğu gibi.

İçinde tutmanında bi çeşit aldatmaca olduğuna inandım ya bi zaman önce, paylaşmak için konuşmak çabasındayım. Deniyorum, yetmiyor bazen biliyorum.

Susup, dönüp arkamı güneşe oturmak istiroyum. Ama güneş yine karşımdan doğacak, biliyorum.

Hani hiç söylenmeyecek bi şarkı olduğunu bilsem, yada ben unutunca bir daha hiç söylenmeyeceğini susturacağım belki içimin kuytularını ama ben susturmaya çalışsamda birileri söylemeye devam edecek biliyorum.

En çok, sahip çıkmadıklarıma üzülüyorum galiba, kendim gibi olmadıklarıma.

Samsun sonrası pazartesisi, ders çıkışı attım kendimi sokaklara. Son ses müzik dinledim, içimdeki sesi susturmaya çalışırcasına, Duvarların üstünden yürüdüm, atladım indim duvar bitince. Koşarak indim Maçka'dan, Beşiktaşın kalabalığına... Yetmedi Beşiktaş, ortaköy... Ortaköyde akşam güneşini gönderdim, ezanı dinledim, şiddetle kıyıya çarpan dalgalar ıslatsın diye bekledim; ıslatmadılar... Deliksiz bir uykuya daldım gece. Uyanınca geçer diye... Uyanamadm, geçmedi... Uyanmak için değildi gün, mecburiyetler içindi... Hiç bilemdiğim bir yere gitmeliyim dedim, hiç bilmediğim bir otobüse binmeliyim... Fazla uzağa gitmedi, Beyazıtta buldum kendimi. Tam dönecekken, kapalı çarşıyı gördüm... Kaybettim kendimi, kaybolmak istedim... Hiç bulmasam istedim. Kendimsiz kalsam... Girdiğim kapıdan çıktım, geldiğim otobüse bindim, döndm geri... Eve geldim, uyumak istedim, uyanınca geçer uykusundan... Uyanamadım, uyandırıldım, geçmedi...

Çok uyanık kalmamalı, uyanınca geçer uykusu....
Ya uyanmazsa yine Küçük Kırmızı Deniz Yıldızı...
Ya geçmezse uyanınca? Ya geçerse? Ben ykudayken geçip gidenler ya çok üzerse?

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Gözlerim dolarak okudum her bir satırı...Kendimden çok şey bulduğumdan mı ne anlam veremedim bu durumuma...Ama hissettim hem de çok ve derinden...

Merveli Seda dedi ki...

kendimize dönmek derdimize tanıklığımızdan belki...