07 Ağustos, 2010

Pinhan

... Emanet dediğin bir vakit sonra geri alınır. Hikaye dediğin emanet değildir....

...O mecliste biz hafızalarımızı yere serer, hayallerimizi ortaya koyar, hikayelerimizin falına bakarız. Hayalle hafıza ateşle su gibidir. Her biri ister ki bir tek ekndi kalsın orta yerde, öteki kaybolsun. Hayal dediğin hafızayı boğmak, hafıza dediğinde hayali yakmak ister. o nlar didişirken biz de deriz ki " bu yaptığınız gaflettir. zira sade bu demde değil başka demlerde de yaşamışlığımız var.Aslında siz karındaşsınız". o vakit kavgayı keser. Anlarlar ki, hatırlamak için hayal kurmaya, hayal edebilmek için de hatırlamaya muhtacız.

e.ş.

Hiç yorum yok: